
Ben orta, lise ve üniversite tahsilimi Fransız okullarında yaptım. Fransızları ayrı, kültürel değerlerini ayrı tutarım. Fransız kültürü bana sentez yapmak için mutlaka bir tez ve bir antitez olması gereğini öğretti.
Her konuda bir karar vermeden önce acaba deyip, şüphe edip,araştırıp, karşı görüşler var ise inceleyip sonra karar vermeyi öğretti. Fransız kültürü bana “O diyor ki”, “Kitap diyor ki” yerine “Ben diyorum ki” demeyi öğretti.
Elinizde özetini tuttuğunuz kitap, 2005 yılında yayınlandı. ABD dışında çok fazla yankı bulmadı.
Ama;
Bu kitap hiçbir şeyi tek yönlü düşünmemek ve şartlanmamak üzerine bir kitap.
“Everthing Bad is Good for You” modern pop kültürün aslında hiçte zannedildiği kadar zararlı olmadığını iddia ediyor.
Woody Allen’in ünlü filmi “Sleeper” Uykucu’dan esinlenerek ve “Uykucu Eğrisi” kavramına dayanarak popüler kültürün hatta yararlı bile olabileceğini savunuyor.
Geleneksel kültürün popüler kültürden daha aşağı olduğunu iddia etmesede bizi bir kez daha düşünmeye sevk ediyor.
Hani ters ve beklemediğimiz bazı sonuçlarla karşılaştığımızda çok sık “Her şeyde bir hayır var” deriz ya. İşte aynen onun gibi.
Zevk ile okuyacağınızı ümit ederim.
En içten sevgi ve saygılarımla,
Uğur Yüce

