
1945’ten bu yana dünyanın dominant gücü Amerika olmuştur. İngiltere’nin sanayi devriminden itibaren Avrupa’nın elinde olan bu üstünlük iki savaştan sonra el değiştirmiştir.
Şimdi, henüz bebeklik döneminde olan ve dünyayı değiştirmesi beklenen tarihi bir sürece tanıklık ediyoruz. Batı tanımı altında toplanan gelişmiş dünya (Amerika, Kanada, Batı Avrupa, Avustralya, Yeni Zelanda ve Japonya), gelişen dünya tarafından kızağa çekiliyor. Elbette en ileri gelişen ülkenin bile daha çok uzun zaman gelişmiş ülkelerin ekonomik ve teknolojik seviyesine ulaşması beklenemez fakat bunların toplam nüfusları dünya nüfusunun büyük çoğunluğunu oluşturduğundan ve ekonomik büyüme hızları gelişmiş dünyadan daha yüksek olduğundan, yükselişleri de küresel ekonomik güç dengesinde belirgin bir kayma yaratmaktadır.

